EKONOMİ SÖZLÜĞÜ - NET MİLLİ HASILA VE MİLLİ GELİR

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ - NET MİLLİ HASILA VE MİLLİ GELİR

Milli Gelir Nasıl Hesaplanır? Milli Üretim Nasıl Ölçülür? Bir ülkenin ekonomik performansı nasıl takip edilir? Ekonomiyi anlamak hedefli kısa yazılarımda bu defa Net Milli Hasıla ve Milli Gelir nasıl hesaplanır konusunu inceleyeceğiz. Milli Geliri oluşturan rakamların vergilerle ilişkisini de inceleyeceğimiz bu yazı size daha aydınlatıcı fikirler verecektir.

Milli Gelirin (ya da Milli Üretimin) ölçülmesi ülkedeki ekonomik faaliyetlerin detaylandırılması ve derinlemesine fikir sahibi olmamızı sağlar. Kamu ve özel sektörler arasındaki farklılıklar ortaya çıkar, milli gelirin ne kadarının faizlerden ve ne kadarının ücret ve maaş ödemelerinden oluştuğunu da anlayabiliriz.

Öncelikle Gayri Safi teriminin anlamını belirtelim. Gayri Safi net olmayan demektir. Dolayısı ile ülke gelir elde ederken bir yandan da sahip olduğu değerleri kaybetmektedir. Örneğin üretimde kullandığı sermaye. En basit anlamıyla üretim hattında kullanılan makinalar yıldan yıla eskiyerek, aşınarak ve hatta bozularak değerini yitirmektedir.

Sonuç olarak Net Milli Hasıla, üretilip satılan mal ve hizmet değerinden Amortismanın (Sermayenin eskime aşınma yıpranma payı) çıkarılmasıyla elde edilir.

Net Milli Hasıla = GSMH – Amortisman (Sermaye Stokundaki Değer Kaybı)

Hangi hesaplama metodunun kullanılması gerektiği konusunda çeşitli görüşler mevcuttur. Öte yandan eskime yıpranma paylarının doğru bir şekilde ölçümlemesi imkânsız göründüğünden, kapsamlı ve daha doğru görünen Net Milli Gelir yöntemi yerine pratik olan Gayri Safi yöntemler tercih edilmektedir.

 

MİLLİ GELİR

Üretilen tüm mal ve hizmetlerin değeri o ülkenin gerçek üretim değerini göstermez çünkü malların fiyatları dolaylı vergi denen vergileri de içermektedir. Dolayısıyla Net Milli Hasıla dediğimiz değerin içinde sadece üretimde kullanılan sermayenin aşınma payı dikkate alınmış ancak vergiler dikkate alınmamıştı.

Nedir bu dolaylı vergiler şimdi onu inceleyelim. Bu vergiler malın satış fiyatına bindirilmiş ve hükümetlerin belirlediği oranlarla müşteriden neredeyse her zaman nihai tüketiciden alınan bir miktardır. Bu vergileri satıcı müşteriden tahsil eder ve belirli dönemlerde beyanname düzenleyerek devlete öder. Özel Tüketim Vergisi, Katma Değer Vergisi gibi vergiler bu sınıfta değerlendirilir.

Dolaylı ve Dolaysız vergilerin ayırımı, bir tanıma göre, verginin ekonomik mükellefi ile vergi dairesi arasına başka bir tarafın girip girmemesine göre yapılır. Vergi asıl mükellef olarak düşünülmüş kişinin ekonomik varlığından doğrudan alınıyor ve aktarılamıyorsa dolaysız vergidir diyebiliriz. Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Emlak Vergisi gibi vergiler dolaysız vergi türüne girer.

Mükellefin vergi yükünü başkalarına devretmesi diğer bir deyişle yansıtması halinde verginin dolaylı olduğunu anlarız. Dolaysız vergide kural olarak mükellef vergiyi kendi mal varlığından karşılamakta, mal varlığı azalmakta ancak dolaylı vergide mükellef vergiyi bir tarafa ödedikten sonra fiyat mekanizması içerisinde kendisi bir başka taraftan tahsil etmektedir. KDV en bariz örnektir. Bir malın KDV tutarı üreticinin, ara satıcıların birbirine ödemesi onları doğrudan o verginin borçlusu yapmaz. Sonuçta mal nihai tüketiciye satıldığında son tahsil edilen KDV (son müşterinin kullanmak üzere aldığı ürün üzerindeki katma değer vergisi) tahsil ettiği vergiyi mükellefiyeti çerçevesinde vergi idaresine öder. Malı alan son kişinin mal varlığı azalmıştır. Tüketicisi olduğu için de vergiyi yansıtması söz konusu değildir.

Şimdi bu açıklamalar sonucunda Milli Gelirin değerini hesaplamak için bu dolaylı vergilerden arındırıldığını düşünelim ve bir örnek verelim.

Malın değeri 100 TL ise KDV oranı da %18 ise tüketici mala 118 TL ödemiş olmaktadır. Milli Hasıla hesaplanırken malın cari değeri (ya da fatura bedeli) üzerinden hesaplanırken bu dolayı verginin de Milli Hasıla rakamı içinde olduğunu görürüz.

Dolayısıyla üretilen mal ve hizmet karşılığı yaratılan gelir hesabında devlete ödenen dolaylı vergiler “Milli Hasıla”dan çıkarılmalıdır.

Milli Gelir= Net Milli Hasıla – Dolaylı Vergiler  

Yani, yaratılan gelirin cebimizde kalan kısmıdır diyebiliriz, bir bakış açısına göre. Ancak daha gerçekçi görmeye çalışırsak ekonomiyi, özellikle enflasyona meyilli ülke ekonomilerini o zaman durumun bu kadar basit olmadığını anlarız.

Milli Gelir ve Enflasyon arasındaki ilişkiyi bir başka yazıda inceleyeceğiz.

 

Levent Aslan

Levent ASLAN

Levent ASLAN

Yazar

İlginizi çekebilecek diğer içerikler

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ – DEFLASYON NEDİR? EKOFİN

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ – DEFLASYON NEDİR?

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ - DEZENFLASYON EKOFİN

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ - DEZENFLASYON

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ – STAGFLASYON NEDİR? EKOFİN

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ – STAGFLASYON NEDİR?

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ – DEVALÜASYON NEDİR? EKOFİN

EKONOMİ SÖZLÜĞÜ – DEVALÜASYON NEDİR?

Yorum Yap