EKONOMİ SÖZLÜĞÜ - KULLANILABİLİR GELİR NE DEMEKTİR?
Bir ülke topraklarında üretilen mal ve hizmetin karşılığı mutlaka bir gelir yaratmaktadır. Aynı işletme yönetiminde olduğu gibi elde edilen bu gelirin (firmaların satışlar karşılığı elde ciro gibi) tamamı bize kalmaz. Ya da halk dilinde söylendiği gibi bu gelirin tamamı cebimize kalmaz.
Doğal olarak bu elde edilen rakam üzerinde bir takım işlemler yapmamız gerekecektir. Biz bu gelire Milli Gelir demiştik. Daha doğrusu terminoloji öyle demişti. Şimdi Milli Gelirden çıkarılması gereken rakamlara bakalım.
Milli Gelir
(Dağıtılmamış Firma Kârları)
(Sosyal Güvenlik Prim Ödemeleri)
(Gelir Vergileri- (Doğrudan Vergi))
+Transfer Harcamaları (Sosyal Yardımlar, Sübvansiyonlar, Emekli Maaşları, İşsizlik Sigortası gibi…)
= Kullanılabilir Gelir
Ya da Kullanılabilir Gelir= Tüketim Harcamaları + Tasarruflar
Kullanılabilir Gelir Hangi Kalemlerden Oluşur?
Kullanılabilir gelir, tüketim harcamaları ve tasarrufların toplamından oluşur.
Şimdi yukarıdaki formülün analizini yapalım. Milli Gelirden çıkarılacak kalemlerin başında firma kârları geliyor. Çünkü bu kalem henüz ekonomiye geri dönmemiş kalem olarak görünür. Öyle ya firmanın net karı bir rakam olarak bilançoda beklemektedir. Kimse o paraya henüz dokunmamıştır. Ne olacak peki bu para;
Eğer firma yabancı firma ise ya da yurt dışı merkezli bir firma diyelim biz buna çünkü firmaların milliyeti genelde vergi avantajı sağladıkları ülkelere göre değişiyor. İşte firmanın merkezi ülke sınırları dışında ise söz konusu kârı kendi bulunduğu ülkeye transfer edebilir. İşte bu yüzden bir ülkede yabancı firmanın ürettiği Kâr yerli firmaların üzerindeyse o ülke kendi kazandığından daha fazlasını kaybediyor demektir. İşte bu yüzden dağıtılmamış firma karları zaten bizim değil mantığı Milli Gelirden düşürülecek ilk kalemdir. Öte yandan yerli firmaların dağıtılmamış karları alınacak bir kararla ya şirket içinde bırakılır ya da ortaklara dağıtılır. Bu dağıtımdan sonra para ya tasarruf edilir ya da ekonomiye tekrar geri kazandırılır.
SGK Prim Ödemeleri zaten kazanılmış olan Milli Gelir içinden ödenen kalemler olduğu için bu kalemin içinde hesaplanması doğru olmaz.
Gelir Vergisi (Kurumlar Vergisi gibi) tıpkı SGK ödemeleri gibi doğrudan elde edilen gelir üzerinden elde edildiği için o da gerçek bir gelir yaratan kalem olarak değerlendirilmez Milli Gelir hesabında.
Öte yandan transfer harcamaları dediğimiz sosyal yardımlar sübvansiyonlar emekli maaşları işsizlik sigortası gibi harcamalar (Yani mal ve hizmet üretimi yapmadan bireylere aktarılan para) Milli Gelire eklenir çünkü bu kalemler biraz önce sözünü ettiğimiz SGK Prim Ödemeleri Gelir Vergisi gibi kalemlerden karşılanır.
Milli Gelir hesaplamalarındaki en önemli eşitlik aşağıdaki eşitliktir.
Milli Gelir = Milli Üretim = Milli Harcama
Kısa açıklamalarla pekiştirelim yukarıdaki denklemi.
Bir ülkede üretilen bütün mal ve hizmetlerin karşılığı bir gelir yaratılır. Üretim faktörleri denilen emek (beyin ve kas gücü) doğal kaynaklar ve topraktan oluşan ve mal ve hizmet üretmek için ihtiyaç duyulan bu girdiler üretim faaliyetine katıldıkları için karşılığında ücret maaş faiz kar payı kira geliri alırlar.
Üretilen her mal ve hizmet bir gelir yaratmaktadır. Bu noktada Milli gelir, Milli Üretime eşittir. Ayrıca yapılan bir harcama bir başkasının geliri olmaktadır. Bir mal alındığında yapılan harcama malı üreten için gelir yaratmaktadır. Bu nedenle de Milli Gelir Milli Harcamaya eşittir.
Bir sonraki yazımızda Milli Geliri Ölçme Yöntemlerini konuşuyor olacağız.
Levent Aslan
Bu kitabın imzalı bir fiziki kopyasına sahip olmak için altta bulunan banka bilgilerine ödeme yaptıktan sonra ödeme bildiriminde bulunabilirsiniz
Yorum Yap