ANTİK DÜNYANIN BEYİN DALGASI TEKNİKLERİ VE ŞAMAN RAHİPLERİ
Kadimlerin Şamanik Beyin Dalgası Teknolojileri
Eski uygarlıkların dikkatimizi çeken ve özellikle çözemediğimiz yönlerini araştırırken, eski şamanların değişen bilinç durumlarını keşfetmek için kullandıkları büyüleyici teknikler ilk dikkatimizi çeken konular arasında olur. Neredeyse Şamanizmin içine işlemiş olan bu teknikler, bireyleri derin ruhsal deneyimler boyunca yönlendirmede ve onları ilahi güçle bağlantılandırmada çok önemliydi.
Tanınmış akademisyenler David Lewis-Williams ve Jean Clottes, antik ritüellerde, özellikle mağaraları kullanarak geliştirilen beyin dalgası tekniklerinin önemine ışık tuttular. Dünyanın farklı yerlerinde bulunan büyüleyici mağara resimlerinin Şamanik uygulamalarla ve beyin dalgalarının etkisiyle yakından bağlantılı olduğuna inanılıyor. Gizemli çekicilikleri ve doğası gereği izole oldukları için mağaralar, değişen bilinç durumlarını tetiklemek için ideal ortamlar olarak hizmet ediyordu.
Antik şamanlar mağaraların akustik özelliklerini çözümlemiş ve bunları ruhsal deneyimlerini geliştirmek için kullanmışlardır. Mağaralarda oluşan yankılar ve ürkütücü sessizliği, iç gözlem ve aşkınlığa (trans haline) olanak sağlayan bir ortam yarattı. Böylelikle Şamanlar kendilerini bu doğal odalarda izole ederek bilinçlerinin derinliklerini keşfetti ve manevi âlemle iletişim kurabildiler. Bu bakımdan mağaralar duyusal yoksunluk odalarıyla aynı amaçlara hizmet ediyordu. Ya da diğer bir deyişle bu duyusal yoksunluk odaları bu mağaralardan esinlenerek üretilmiştir.
Ayrıca antik şamanların bu mağaraları, insan beyninde çift kanallı (stereofonik) ses algılama olarak anladığımız şeyleri üretmek için kullandıkları da Şamanlarla ilgili teorilerin arasındadır. Artık biliyoruz ki, birinin frekansı diğerinden biraz daha düşük olan iki düşük frekanslı tonu alıp, her bir ton her iki kulak kanalına diğerinden ayrı olarak girecek şekilde çaldığımızda, beyin, iki ton arasındaki farkı birleştirerek bir bütün elde etmek için beyin dalgası düzenini değiştirir. Böylelikle tüm beyin senkronize olmuş olur.
Örnek olarak, biri 80 Hz'de (veya saniye başına devir) ve diğeri 87 Hz'de olmak üzere iki ton kullanabiliriz. 80 Hz tonunu sol kulağa, 87 Hz tonunu ise sağ kulağa ulaştırıyoruz. İki ton arasındaki fark 7 Hz'dir ve bu sadece insanın beyin dalgası aralığına değil aynı zamanda Dünyanın Schumann Rezonansına da denk gelir. Bu iki ton arasındaki faz farkı beyinde oluşmaya başladığında, beyin sonunda hem sol hem de sağ yarıkürede saniyede 7 döngüde titreşen senkronize bir beyin dalgası modeli üretir. Bu örnekte beyin dalgası modeli, her ikisi de meditasyona ve ruhani çalışmaya son derece yardımcı olan alfa veya teta beyin dalgası aralıklarında olacaktır.
Bazı mağaraların, benzersiz akustik özelliklerinden dolayı, yakındaki mağaralarda ritüellerini gerçekleştiren eski şamanların beyinlerinde büyük olasılıkla doğal yolla bu tür çift sesli vuruş modellerini ürettiği varsayılmıştır. Mağaraların sağladığı duyusal yoksunlukla birleştiğinde, mağara orijinli stereofonik ses teknolojisi, ruhsal dünyayla iletişim kurmak amacıyla beyin dalgalarını ve bilinç hallerini değiştirebilen Şamanik meditasyon tekniklerine yardımcı olmuş olabilir.
Mısırlı Mimar İbrahim Karim, evrende bulunan serbest enerji (süptil enerji) olgusunu kullanarak enerji dengeleme sistemini geliştirmişti. İbrahim Karim’e göre mağaraların derin ruhsal iletişime olanak sağlayan kaliteli bir enerji üretme eğiliminde olduğunu da gösterdi. Onlarca yıl süren araştırmaların ardından Karim, mağaraların, genellikle bazı tapınaklarda ve doğadaki güç noktalarında bulunan benzersiz bir kalitede enerji ürettiğini keşfetti. Bu, yüzyıllar boyu dua ve meditasyonun gerçekleştiği manastırlar, tapınaklar gibi derin ruhsal bağlantıların olduğu yerlerde mevcut olduğu bilinen, ruhsal taşıyıcı dalgayla ilişkilenmiş, odaklayan ve huzurlu bir enerjidir. Tüm maddeye nüfuz edebilen ve enerji bilgisini taşımak için o maddeyle arayüz oluşturabilen çok güçlü bir taşıyıcı dalga olduğundan, bu enerjisel taşıyıcı dalga zaman içinde birikebilir ve dolayısıyla derin ruhsal anlayış ve iletişime yardımcı olan derin bilinç durumlarını güçlü bir şekilde uyandırabilir.
Karim, bu teknolojinin eski şamanların avlamayı amaçladıkları hayvanlarla rezonansa girmelerine yardımcı olduğuna ve kabileleri için hayati önem taşıyan besin kaynaklarını daha etkili bir şekilde bulmalarına ve elde etmelerine olanak sağladığına inanıyor.
Şamanik nefes teknikleri, vücuttaki oksijen akışını değiştirmek ve değişen bilinç durumlarını tetiklemek için derin ve ritmik nefes almayı içerir. Bu uygulama, şaman ritüellerinde gözlemlenen doğal nefes alma düzenlerini taklit ederek derin ruhsal deneyimleri ve içsel keşifleri kolaylaştırır.
Antik şamanlar tarafından örülmüş beyin dalgası tekniklerinden oluşan karmaşık ağ, antik çağda var olan insan ruhunun bilgeliğine ve anlayışına büyüleyici bir bakış açısı sunuyor. Antik şamanlar mağaraların, sesin, hareketin ve nefesin gücünden yararlanarak ilahi olanın kapısını açtılar ve dönüştürücü kendini keşfetme yolculuklarına çıktılar. Yenilikçi uygulamalarıyla, bilincin ve insan zihninin sınırsız potansiyelinin modern keşiflerinin temelini attılar.
Levent Aslan
26 Temmuz 2024
Kaynaklar : subtle-energy.com
Bu kitabın imzalı bir fiziki kopyasına sahip olmak için altta bulunan banka bilgilerine ödeme yaptıktan sonra ödeme bildiriminde bulunabilirsiniz
Yorum Yap